26 Nisan Cumartesi sabahh 05:45: Mesaj; 'Günaydıııınnnnn' bununla başladık. BUnun Cuma akşamı da var ama ona biz kendimiz gülelim artık, siz bunlara gülün. 10 dakika içinde İstanbul'un yarısını katedip gelen SquatDelisi, bir madalyayı hakederken, bizi cehennemin dibindeki havalimanı Sabiha Gökçen Hanımefendi'ye götürecek olan şöforümüzün gelmemesi ayrı bir coşku kaynağı oldubkendisini kırmızı kartla oyundan ihraç ettik. Uçak 8'de, orda olmamız gereken saat 7 o zaman atlar kendimiz gideriz (dönüşte pis patladı bana bu). Şehir - S. Gökçen arası mesafeyi 20 dakikada katederek de ikinci madalyayı ben hakettim.
Uçakta yanıma Alman bir kadının düşmesi ve bizim 1,5 saat dedikodu yapmamız, gene uyuyamamam, uçağın tam inecekken pisti pas geçip gene yükselip dönmeye başlaması - benden 15 sene gitti yemin ediyorum ömrüm eridi bitti falan bunların hepsi hikaye. Asıl şahane olan benim Global Run'ın o eŞŞŞŞŞek gibi yokuşlu parkurunu 1:26:48 ile genelde 34., klasmanımda 11. bitirmiş olmam. Öncesi? Gene saya saya yedim diyemeyeceğim ne yazık ki! Aslında yesem hayat farklı olurdu. Fakat organizasyon hafifi dandikus'tu - gelecek sene hayatta MonteNegro'ya falan gitmem bunlarla, ha bir Bodrum daha belki yaparım ama Montanegro yok Barcelona falan bu dandikuslukla değil şekerim. Bir etkinliğin ilk defa organize ediliyor olması da bahane değil. Kendisi yapmıyor nihayetinde organizasyon şirketine outsource ediyor. Ayrcıca yanında Anternamn Yap var! be arkadaşım hiç mi spor etkinliği gömrediniz. İnsanlar bir teknede 3 saat aç bırakılmaz Hele ki bunlar ertesi gün koşacak atletlerse, hele ki koşmak için ordan burdan gelmiş olanlarsa bunu yapmayacaksın no no no. Ayroca hayatımda ilk defa Red Bull'suz bir organizasyon gördüm (Tamam Avrasya'da da yoktu ama onu hadi anlayabiliyorum - hem onlar olayı elma dilimleri ile kompanse etmeye çalışmışlardı). Koşu organize ediyorsan bir RedBull bir PowerRade bir Burn sponsorun olacak NOKTA!. Ayrıca genel olarak sponsor fakiriydi. zeytinyağı üreticisi vardı baklava ile besledi bizi bak onu da gene her yarışta görmek isterim. Su sıkıntısı çekmedik Allah için - bir Salamon Trail Run değildi şükür damla su olmadan bizi koşturacak. Tshirtler çok berbattı yalnız. Kumaşı ayrı tasarımı ayrı berbattı, favori t-shirt'üm Geyik Koşusu sonra Nike Run İstanbul! Çıta yüksek örnekler muhteşem, kafanıza göre iş yapmayın!
Organizasyon hakkında iyi bir şeyyyy, elma ikramı güzeldi (gerçi yetmedi), poğaça da fena değildi (tercihim mesela al yanına activia'yı bir de yulaf markasını onu ver - yağlı poğaça tarvam iiçindeki bedenlere artçı yaşattı bebeğim, zaten yağ giren organizam değil), sonuçların heen açıklanmasına 10 points! Sertifikalar vs de güzel aferim.
Yarış esnasından bir not: Bu kızlar nereye koşuyor gene göremedim, çoooook gerilerde kalmışlardı :(
Parkur muhteşemdi, bu güne kadar koştuğum parkurlardan farklı olarak yokuşla (ki uzun dik ve döne döne bi şey) başlayıp yokuşla bitiyordu. Yan her 1, 4,5, 6, 9.5, 10, 13,5 ta (mesafeleri atmadım tam da exact sayılar olmayabilir) yokuş vardı bugüne kadar geliştirdiğim ve uyguladığım tüm koşu stratejileri yalan oldu. Bu da şu demek, daha çok dayanıklılık, daha iyi kondisyon, daha sürprizlere açık olmam gerek. Çalışmam gerek :) evet polyanna yuttum. (recvery'de herşeyi yedim o kızı da yemiş olabilirim)
Asabını sinirini bozan bir şey varsa, çık koş, geçyor Benim kafamı kurcalayan zirzpo zirzop şeyler vardı. O yokuşu gördüm e derdim kaldı ne tasam. Net söylüyorum şu anda baki kalan sadece başarım. O yüzden yazar burda dilini çıkartıyor.
Yerel halk'ın tepisi harikaydı. Hayatlarında spor yapmadıklarını (otele girdik, resepsiyon yetkilisi oo hoşgeldiniz, koşuya mı ah be Türkiye'nin en spor yapamayan yerine geldiniz diyerek bizi karşıladı - adamın aklı almadı sabahın köründe iki İstanbullu kız ellerinde spor çantaları ile böyle saçma bi neden için Bodrum'a gelimiş). Esnaf elinde çayı ile bizi izledi, ilk tur onlar için ilginçtik, ikinci turda bir komik gelmeye başladık belliydi yüzlerden, üçüncü turda bunlar hala mı koşturuyo bakışı vardı bariz alay ettiler, ama onlar eğlendi biz eğlendik.
envanter:
İçilen rakılar 1 büyük 1 küçük
Biralar : Sayamadım
(Alkol tüketimini sağlayan Çarşı grubu mensubu arkadaşlara ayrı teşekkürler bize gene soda bize hep su)
Kurulan koşu grubu: 1 (Run4Fun tamamen delilerden oluşan inofficial bir gruptur hatta whatsapp grubudur)
Atılan kahkahalar: Milyonnn milllyonnnnn
Geçirilen ölüm korkusu: uçakta her an ben
Sakatlık: SquatDelisi hemen sahalara dön, senin dizin benim dizim :( Kalp kalp kalp
Çekilen fotoğraflar: yüzlerce
Uçakta yanıma Alman bir kadının düşmesi ve bizim 1,5 saat dedikodu yapmamız, gene uyuyamamam, uçağın tam inecekken pisti pas geçip gene yükselip dönmeye başlaması - benden 15 sene gitti yemin ediyorum ömrüm eridi bitti falan bunların hepsi hikaye. Asıl şahane olan benim Global Run'ın o eŞŞŞŞŞek gibi yokuşlu parkurunu 1:26:48 ile genelde 34., klasmanımda 11. bitirmiş olmam. Öncesi? Gene saya saya yedim diyemeyeceğim ne yazık ki! Aslında yesem hayat farklı olurdu. Fakat organizasyon hafifi dandikus'tu - gelecek sene hayatta MonteNegro'ya falan gitmem bunlarla, ha bir Bodrum daha belki yaparım ama Montanegro yok Barcelona falan bu dandikuslukla değil şekerim. Bir etkinliğin ilk defa organize ediliyor olması da bahane değil. Kendisi yapmıyor nihayetinde organizasyon şirketine outsource ediyor. Ayrcıca yanında Anternamn Yap var! be arkadaşım hiç mi spor etkinliği gömrediniz. İnsanlar bir teknede 3 saat aç bırakılmaz Hele ki bunlar ertesi gün koşacak atletlerse, hele ki koşmak için ordan burdan gelmiş olanlarsa bunu yapmayacaksın no no no. Ayroca hayatımda ilk defa Red Bull'suz bir organizasyon gördüm (Tamam Avrasya'da da yoktu ama onu hadi anlayabiliyorum - hem onlar olayı elma dilimleri ile kompanse etmeye çalışmışlardı). Koşu organize ediyorsan bir RedBull bir PowerRade bir Burn sponsorun olacak NOKTA!. Ayrıca genel olarak sponsor fakiriydi. zeytinyağı üreticisi vardı baklava ile besledi bizi bak onu da gene her yarışta görmek isterim. Su sıkıntısı çekmedik Allah için - bir Salamon Trail Run değildi şükür damla su olmadan bizi koşturacak. Tshirtler çok berbattı yalnız. Kumaşı ayrı tasarımı ayrı berbattı, favori t-shirt'üm Geyik Koşusu sonra Nike Run İstanbul! Çıta yüksek örnekler muhteşem, kafanıza göre iş yapmayın!
Organizasyon hakkında iyi bir şeyyyy, elma ikramı güzeldi (gerçi yetmedi), poğaça da fena değildi (tercihim mesela al yanına activia'yı bir de yulaf markasını onu ver - yağlı poğaça tarvam iiçindeki bedenlere artçı yaşattı bebeğim, zaten yağ giren organizam değil), sonuçların heen açıklanmasına 10 points! Sertifikalar vs de güzel aferim.
Yarış esnasından bir not: Bu kızlar nereye koşuyor gene göremedim, çoooook gerilerde kalmışlardı :(
Parkur muhteşemdi, bu güne kadar koştuğum parkurlardan farklı olarak yokuşla (ki uzun dik ve döne döne bi şey) başlayıp yokuşla bitiyordu. Yan her 1, 4,5, 6, 9.5, 10, 13,5 ta (mesafeleri atmadım tam da exact sayılar olmayabilir) yokuş vardı bugüne kadar geliştirdiğim ve uyguladığım tüm koşu stratejileri yalan oldu. Bu da şu demek, daha çok dayanıklılık, daha iyi kondisyon, daha sürprizlere açık olmam gerek. Çalışmam gerek :) evet polyanna yuttum. (recvery'de herşeyi yedim o kızı da yemiş olabilirim)
Asabını sinirini bozan bir şey varsa, çık koş, geçyor Benim kafamı kurcalayan zirzpo zirzop şeyler vardı. O yokuşu gördüm e derdim kaldı ne tasam. Net söylüyorum şu anda baki kalan sadece başarım. O yüzden yazar burda dilini çıkartıyor.
Yerel halk'ın tepisi harikaydı. Hayatlarında spor yapmadıklarını (otele girdik, resepsiyon yetkilisi oo hoşgeldiniz, koşuya mı ah be Türkiye'nin en spor yapamayan yerine geldiniz diyerek bizi karşıladı - adamın aklı almadı sabahın köründe iki İstanbullu kız ellerinde spor çantaları ile böyle saçma bi neden için Bodrum'a gelimiş). Esnaf elinde çayı ile bizi izledi, ilk tur onlar için ilginçtik, ikinci turda bir komik gelmeye başladık belliydi yüzlerden, üçüncü turda bunlar hala mı koşturuyo bakışı vardı bariz alay ettiler, ama onlar eğlendi biz eğlendik.
envanter:
İçilen rakılar 1 büyük 1 küçük
Biralar : Sayamadım
(Alkol tüketimini sağlayan Çarşı grubu mensubu arkadaşlara ayrı teşekkürler bize gene soda bize hep su)
Kurulan koşu grubu: 1 (Run4Fun tamamen delilerden oluşan inofficial bir gruptur hatta whatsapp grubudur)
Atılan kahkahalar: Milyonnn milllyonnnnn
Geçirilen ölüm korkusu: uçakta her an ben
Sakatlık: SquatDelisi hemen sahalara dön, senin dizin benim dizim :( Kalp kalp kalp
Çekilen fotoğraflar: yüzlerce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder