Sayfalar

3 Ocak 2014 Cuma

Bir fincan kahvenin hatrının periyodik süresi ve metabolizmaya etkisi

170 cm boyum var acayip acayip türlü türlü huyum var. Mesela sabahları kalktığımda öyle çok negatif olmasam da (sebebini birazdan öğreneceksin) neşeli şirine de değilim. Çok negatif değilim çünkü kahvemi içmeden kimseye tek kelime etmem, bu yüzden de modumu çok bilemezsin. E sabah kremlerimi sürüp evden çıkarım ofise geldiğimde ancak makyajımı yaparım, kremlerim nüfuz etsin iyice cildime diye, o arada da kocaman büyük ekran kaynakçı gözlüklerim yaz kış gözümde olur surartımın ifadesi de belli olmaz. Yani Phantom gibi dolanırım, kimseye elleşmem kimse de bana bulaşmasın diye.


Tek kelime edemem, edersem anlarsın ben olmadığımı zaten; ve en yakın kiliseye gidip Rahip'e sen biliyor musun amca şeytan çıkartmayı bizim bi arkadaşa derinlemesine nüfuz etmiş dersin. Benim içimdeki şeytanları, o kadim canavarları ne Peder Efendi, ne cinci ne de kabile büyücüsü çıkartabilir. Benim tek çarem güzel bir sabah kahvesi. Bir adet sade Türk kahvesi olabilir mesela, 40 yıl hatır var derler bende 4,5 saat kadar sürüyor bu süre. Keza öğle yemeğinden sonra mutlaka bir tane daha içmem gerekiyor.Yoksa uyurum. Uyursam olmaz, o zaman patron yakalarsa sıkıntı. Uyumamalıyım. Sabah kahvesini filtre kahve ile değiştirdim son zamanlarda. Kışın gelmesiyle ofisime yerleştirdiğim kahve makinası ile, ki bir de espresso makinem var arada americano da yapıyorum elime sağlık, ilişkim çok ateşli. Her sabah tutkuyla günaydın derim, o da kocaman ofisimin her santimetrekaresini misss gibi kahve kokusuyla doldurur.


Peki bu benim için ne kadar iyi? Sonuçta devamlı egzersiz yapan, bazen çok hard core bazen hem ruhsal hem fiziksel bütünlüğümü hedefleyecek şekilde haftada 5-6 gün idman yapan bir FitnessDelisi'yim. Bir çok yazı var internette, br çok makale, bir çok bilimsel yayın. Bazılarına göre idmandan önce kafein almak dayanıklılığı arttırır, acı eşiğini yükseltir, performansı iyileştirir. Ayrıca kafein, bir uyarıcı, sisteme girdiğinde yağ hücrelerinin yakılmasını sağlıyor, yani belli bir oranda kilo vermeye yardımcı. Dikkat edilmesi gereken şey ise, idrar yapıcı, yani vücuttan deli gibi su atılmasını sağlıyor. (Kendi deneyimlerimden de bilirim - doktorumla benim prostatım var; hayır olamaz mümkün değil; hayır doktor bey var benim vücudumu benden iyi mi bileceksiniz?; saçmalama kadınlarda prostat olmaz delirtme beni- diyaloğunu sık sık yaşıyorum ben). Spor esnasındada vücuttan terleme yoluyla bolll miktarda su atılır, (atılır demek istemezdim çıkar gider su - terliyorsun), nihayetinde su kaybederiz. E kafein de su kaybettiriyor. Bu durumda dengeli bir şekilde tüketmek gerek - malum anne lafıdır, herşeyin azı karar çoğu zarar / herşey dozunda, v.s. Kafein alımı ile su kaybını dengeleyecek şekilde su tüketmek farz yani.

Bunun yanısıra çok fazla kafeinin taşikardi, sinirlilik, kaslarda seyirme, uykusuzluk (bak buna gelicem gene), yorgunluk ve saire ve saireye neden olabilir. O yüzden hakikaten gerektiği kadar tüketmek gerek, bunun için de insan vücudunu bilmeli, dinlemeli, tanımalı :)

İdman sonrası kahve alımı hakkındaki yazıları okuduğumda rejenerasyon aşamasında destekleyici olduğunu gördüm, gene de insan kendisi araştırsa bir de vücudunu dinlese daha uygun olur. Fakat uykusuzluk yapacağı durumlarda tabi ki no no :) kasların gelişimi ve metabolizmanın sağlığı selamti açısından uyku gözümüzün nuru başımzın tacı.

Kafeini sporcu içeceklerinden de temin etmek mümkün, hepimiz biliyoruz, yalnız bunlar güzel tatlarının, serinletici ferahlatıcı etkilerinin yanısıra bir sürü de şeker yüklüyorlar bünyeye benim kararım no no. Ha 1000 yılda bir falan içerim ama o da olur o kadar, mesela koşu müsabakalarından sonra.

Hiperaktif bir işarkadaşım var, Danimarkalı kendisi. Kahve hiç içmez. Hiperaktif olduğu için kahve içince tazmanya canavarı gibi bir şey oluyor. Bir kere şahit oldum, benim sabahları kahve içmemiş halim yanında melek kalıyor o kadar yani. Bir Danimarkalı için kahve içmemek zor tabi ama insan kendini dinleyip bilince uzak kalabiliyor. Bak bu da işin püf noktası.

Bir de işin cılkını çıkartmamak gerek. Aaaa kahve iyiymiş kız kezocan, gel şurdan bir bol şuruplu bir sürü şekerli üstü de kremalı bir amerikan kahvesi alalım dersen olmaz o :) kahve var kahve var. Bir de sen mesela güzel bir latte içiyorsun di mi? İçine 32 şeker atarsan olmaz canısı, why şeker bir tanesi? Don't drink your calories yavrusu, yani meali, şu kaloriyi bari içerek almayın! Anlaştık mı?

Ben bu sabah da kahvemi içtim, bol ol su içeceğim bütün gün (kendi metabolizmanm için 2 litre su 1 litre akmina içiyorum - susuz kaldığımda vücut alarm veriyor zaten). Sen de bak bakiim vücudun ne istiyor?



Resim: İngilizce ama idare edersiniz diye düşündüm. Kafeinin ana yan etkileri. Tamam seviyoruz, içiyoruz ama bunları da bilelim di mi? Bilinçli sevelim meredi :) 

Sevgiyle





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder