Sayfalar

20 Aralık 2013 Cuma

Ben Hintli miyim günlük hayatımda Yoga bana ne yapsın?

Hayır canım sanırım önce cahilisin. Yoga'nın anlamı zaten hayat demek.

Her sene bir milyon söz verir insanlar kendilerine, bu sene bilmem nereye seyahate gidicem, her hafta bir kitap okuyacağım, yeni ev alıcam, kilo vericem, karın kasım olacak, Marslı besliicem falan falan falan. Genelde Şöyle olur, o bilmem nereye seyahat gene Bodrum, Çeşme, Antalya düzleminde kalır yeni bir yer görülmez, senede bir bilemedin iki aşk romanı zar zor bitirilir, kiralar aksar, Marslıyı bırak Beta balığını açlıktan telef eder... İçiniz karardı di mi kilo vericek olanla müstakbel karın kası sahibinin akıbetine girmiyorum o zaman :) Malum fitness blog'u...

Ben geçen sene dedim ki 2013'te spora geri dönüyorum. Dönüşüm muhteşem oldu. Yeni yıl kararlarımdan biri de Yoga yapıcam beeeeen idi. Hatta Yoga hocamız (31.12.2012 Pazartesi günü girdiğim ilk Vinyasa Yoga dersinde) kimin ilk dersi dedi benim dedim harika bir yeni yıl kararı verimiş birisi var kutlarım dedi. Ben utandım falan. Öyle başladı bu iş. Yeni yıl kararı vereceklere selam olsun.

Aman canım ben zayıflamak istiyorum Yoga yağ yakmaz, ya da ben kaslı kocaman bi adam olucam ne yapiim yogayı diyip küçük görürseniz ben de size derim ki; her şeyden önce yoga esneklik kazandırır böylece kaslar daha rahat gelişir, güç ve hız artışı deneyimlenir, kasların dinlenme süresi ve gerginliği kısalır, kasların daha az zorlanır ve incinme riski düşer, eklemlerin sağlamlaşır burkulmazsın kolay kolay, belin daha açık ve sağlam olur, acı ve ağrıya karşı hassaslıklar azalır. Kısaca performans ve sakatlıklara dirençte artış yaşarsın. Ayrıca vücudundaki kas koordinasyonu artacaktır. Bunu da dün akşam yaşadım. Head stand denemesi yaparken gözümüzün nuru Ray Rizzi hocamız yanıma geldi. Ben tabi maymun yavrusu gibi debeleniyorum orada omuzlarım sağlam (onu öğrendim sene içinde), ellerim açık avuçlarımla yeri varamıyorum sağ bacağımı kaldırırken doğru momentumu bulmaya çalışıyorum sol onu takip etsin istiyorum tüm bunları core kaslarım koordine etsin savaşıyorum falan ama heryerim ayrı oynamakta. Baksan bu parçalar aynı vücudun değil dersin. Ray Hoca geldi, cesaret etmemi söyledi sağ bacağımı attım, sol takip etti. Ray orada biliyorum ya düşmeme izin vermez derken baktım onun ufacık denge desteği ile ellerimin üzerinde duruyorum. Bir kaç nefes kaldım da. Sonra bir anda core kaslarımla ayaklarım arasındaki koordinasyonu yitirdim ve indim. İşte Yoga bu yüzden önemli. Vücut içerisinde kasların birbiri ile iletişiminin  önemini (tamam bi de dans ederken ama bu başka Post'un konusu) Yoga pratiği esnasında birebir anlıyorsun.



İşin bir de meditasyon boyutu var. Nedir? efendim Ommm diyip uçmuyoruz bak gene söylüyorum bu doğru değil kim uydurduysa halt etmiş. Gün içerisinde başına gelenleri düşünsene; patronla didiş, sevgilinle didiş, bir dünya dedikodu, iş, güç, dünya kadar aksaklık, trafik trafik.. Ayy yazarken daraldım. Delirmemek için ne yapıyorsun? Muhtemelen şalteri kapatım Muhteşem Süleyman seyrediyorsun... Ben nefesimi düzenliyorum ve kendimin tüm bu karmaşanın bir bir parçası olduğumu kabul ediyor ve fakat her şeyin içinde dinginliği arıyor içime dinginliği yerleştiriyorum. Bunu nefesimle yapıyorum. Bu nefes sonra bana performans antrenmanlarımda ne kadar yardımcı oluyor bir bilsen bir anlasan bebeğim. Haliyle vücudumla beraber ruhum da dinginleşiyor ve gene başa dönecek olursak psikolojik olarak rahatladığım için sakatlık riskimi azaltıp güç ve performansımı arttırıyorum.


Uzun oldu bugün post, biraz da sıktı sanırım seni, o zaman kıssadan hisse ile kapatayım. Tarih Nisan 2012, ben Hannover Messe'ye son dakikada gitmeye karar vermişim. Haliyle direk uçak yok İstanbul'dan Münih'e ordan Hannover'e falan böyle bir bedevi hali mevcut. Bir iş arkadaşım dedi ki sen kalacak yeri düşünme (zaten yok nesini düşüneyim fuar zamanı Hannover'de kalacak yer mümkün değil!!!) ben ayarlarım. Oley dedim bu bir de bürokrat bana mutteşem bir ev falan ayarlar. Şeytan dürttü aktarma esnasında son dakika artık Hannover uçağına gidicem, Münih'ten aradım ben bunu, dedim benim ev nerde ben geliyorum. Kem küm allaaahhh dedim (uçan Sabri gibi bilen bilir) kavga gürültü benim yerim yok neyse ben kadın olmanın gücüyle açtım muslukları bir ayağım uçakta bir ayağım yerde başladım ağlamaya. Bunlar geldiler beni aldılar sonunda Hannover'den bir yer bulmuşlar karanlığın içinde çıkmaz sokakların sonunda ben kurbanlık koyuna dönmüşüm saatlerdir yoldayım böbrek karaciğer umurmda diil uyusam yetecek haldeyim. Bıraktılar beni gittiler. E ben kaldım bi başıma. Yorgunluktan uyuyamazsın ya o kadar yorgunsundur stres yaşamışsındır... Onun dibindeyim ben. Durdum odanın ortasında oturdum yere kısa bir meditasyon yaptım, 8 kere güneşi semaladım ve bol strechingli bir asana serisine başladım. Yarım saat kadar gerindim yavru kedi gibi nefesimle, Savasana esnasında yatağa yatmamla hayatımda uyumadığım uykuyu uyudum. Sabah bir kalktım ben bir Hollywood aman hayır Bollywood yıldızıyım. Eklemler açılmış beden ruh tertemiz pırıl pırıl, nefes akıyo gidiyor. Ne güzel. Artık her strese girdiğimde önce nefesimi düzenlerim bir dönerim içime sonra eğer ortam müsaitse yaparım bir kaç asana ohhhh miss benden güzeli yok.


Sevgiyle


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder