Sayfalar

30 Haziran 2014 Pazartesi

Uçmak bizim fıtratımızda var / Uçak korkusu ve ben Vol.1

Seyahat bizim fıtratımızda var. Sana bu satrıları lounge'da mal mal oturup yazıyorum sevgili bebişim. Serde uçak korkusu olunca hayat acayip bir aksiyonlu hale geliyor hele de benim gibi garibim frequent flyer isen... Bir yandan çalışıyorum bir yandan peynir yiyorum keza lounge'da yiyebileceğim tek şey o ve meyve. Bir yandan sabah kahvemi içiyorum. Burada kilit olay benim stresten uyuyamamış olmam. Şu anda o üzerinde uzuuun uzun yazdığğım uykusuzluk semptomlarının hepsini bir bir yaşıyorum. Stres iyi birisi değil. Bence bunu yaşamamılıyım. Uçaklar yerden gitsin uçmasın. Ben toprakla bağlantımı kaybedince bir hoş oluyorum. (Bunu diyen yüksek makina mühendisi, master sınıf arkadaşlarım airbus kanadı tasarlıyor - Saygılar)

Uçağa binerken Tree Pose'da ben (temsili)
Peki son zamanlarda en azından küp gibi içmeden uçabilmemi sağlayan ne? Biliyorsun (aklıma mıhladım) 1,5 seneyi aşkın zamandır hayatımı spora adadım. Devamlı komando gibi çalışıyorum (hatta kızlar askere alınsın). Bunun yanında da "kız sporu" olark görülen Yoga ve asla erkek giremez stüdyoya oryantal fusion hastasıyım. Konu nereye geliyor az çok tahmin ettin. (biraz zekiysen uçak korkumu yenmek için kalkış anında koltukların tepesinde belde şıkır elde zil şıkır şıkır oynamadığımı tahmin edersin).

Türbülansa girince ben (temsili)
Bildiğin koltuğa yerleşiyorum, kitabımı, uyku maskemi, iPod'umu (inanmazsın özel uçak listesi var bende) bir relaxing soundlar bir positive soundlar aklın durur sanki get low benim çalışma fon müzüğüm değil, sanki Mezdekyi hiç duymamışım sanki.... neyse öyle elit öyle rafine yani.

Mevzuya dön FitnessDelisi, ha OK patilerimi çıkartırım, çünkü mini patilerimin (39 numero) o pek şeker pabuçlarımın içerisinde sıkışıp tıkışmasını istemem. Uçuş ayakları şişirir benim patilerim değerli acı çektirmemmmm :) pıt oıt koşuyorum onlarla ben, sonra yere sağlamca basar nefes egzersizleri yapmaya başlarım. İşte bu kadar. Hatta işi meditasyona vardırırım. Nefes alıp verdikçe merkezime yöneldikçe bir sakinlik bir dinginlik. Uçağın hareket ettiğini bile anlamam. Pranayama candır çünlü varlığının evrene ait olduğun (ya da Allah'a ya da Tanrı'ya ya da her neye kime inanıyorsan ona) sana en güzel hatırlatan şeydir. Nefestir. Nefes çok basit ama dünyanın en güzel hediyesidir. herşeyin başı her şeyin sonudur. Nefese odaklandığında tüm vücudunu hissedersin. Sakatlansam acıyı daha az hissetmek için nefesimi düzenlerim. Çok heyecanlanırsam farkına varmadan çok gürültülü nefes alıp veririm göğsüm deli gibi iner kalkar. Bir keresinde olmayacak bir yerde kontrol altına almaya çalıştım çok utanmıştım, ama nefesim benim efendim de olsa ben ona söz geçiriyorum. O yüzden o ivmelenmeyi de hissetmiyorum yalnız o tekerlekler kesilmiyor mu yerden. orda en baba master guru gelse beni zaptedemez. (beni şu an bo konuda durdurabilecek tek bir etken var, bir tek şekilde korkmam uçaktan ama onu söylemiicem Deli sırrı)

Sayın yolcularımız uçağımıza hoşgeldiniz. Wuuhuuuu :)
Uçuşumuz sürprizlerle dolu olacaktır. Cabin crew slide arm cross check


Pranayama candır. Bir de ben basit (az farkedilir) yoga pratiği egzersizleri yapıyorum. Stresten kasılan kaslarımı açmak için böylece kan dolaşımım artıyor ve o kadar stres yaşamıyorum. Hafifi bacak sırt göğüs esnemeleri, omurga twistleri light böyle nerede stres birikiyorsa orayı açmaya yönelik. Pratiğin ilerledikçe sne de farkına varırsın. Ben mi? Ben farkettim 100 yıl da pratik yapsam hep başındayım.

Haydi ben biraz daha peynir kemiricem, sen de yerde olmanın tadını çıkart.

Sevgiyle

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder